***HOŞGELDİNİZ*** Yazılarımı sağdaki turuncu RSS butonundan takip edebilirsiniz.

MAYMUN İŞTAHLI OLMAK ...

22 Şub 2008

 
Asya'da maymun yakalamak icin kullanilan bir cesit tuzak vardir. Bir hindistancevizi oyulur ve iple bir agaca veya yerdeki bir kaziga baglanir. Hindistancevizinin altina ince bir yarik acilir ve oradan icine tatli bir yiyecek konur. Bu yarik sadece maymunun elini acikken sokacagi kadar buyukluktedir, yumruk yaptiginda elini disari cikaramaz. Maymun, tatlinin kokusunu alir, yiyecegi yakalamak icin elini iceri sokar ve yiyecegi kavrar, ama yiyecek elindeyken elini disari cikarmasi olanaksizdir.

         Sikica yumruk yapilmis el, bu yariktan disari cikmaz. Avcilar geldiginde, maymun cilgina doner ama kacamaz. Aslinda bu maymunu, tutsak eden hicbirsey yoktur. Onu sadece onun kendi bagimliliginin gucu tutsak etmistir. Yapmasi gereke tek sey elini acip yiyecegi birakmaktir. Ama zihninde ac gozlulugu o kadar gucludur ki bu tuzaktan kurtulan maymun cok nadir gorulur.
         Bizi tuzaga dusuren ve orada kalmamiza neden olan sey, arzularimiz ve zihnimizde onlara bagimli olusumuzdur. Tum yapmamiz gereken, elimizi acip benligimizi ve bagimli oldugumuz seyleri serbest birakmak ve dolayisiyla ozgur olmaktir.
Joseph Goldstein

İki Zıtlık

18 Şub 2008

Geçen haftasonu uzun zamandır istediğim Kiev Büyük Savaş Müzesine gidebildim. Ukrayna 2.Dünya savaşında büyük yaralar almış. Bu müzede savaşın izleri sergileniyor. Laf aramızda müze gezmeyi pek sevmem ama bu müzede birkaç ayrıntı vardı bende onları anlatacağım. Yoksa toplar,tüfekler, üniformalar her yerde var. 
Müze gerçekten büyük içeri girerken vestiyere mont,palto üstünüzde ne varsa
 bırakıyosunuz.
Sonra rahat rahat gezmeye başlıyosunuz. Biz grup olarak gezdiğimizden bilet ücretini hatırlamıyorum ama 10 Hrv(2 dolar) geçmez. Müze de savaşta düşmüş bir uçağın parçalarından, giyotin'e, tahta ayakkabılardan mataralara herşey var. Fakat bu müze deyince aklımda kalacak bir kaç parça var.


1- İnsan derisinden yapılmış bir çift eldiven. Vitrinden bakarken bile içime birşeyler oldu, ben bakarken bile ürperdiğim bu şeyi bir insan nasıl yapar ?



2- Hitlerin insanlara zulmettiği yollardan biri de sabun yapmakmış. İlk duyduğumda inanmamıştım. Ama bu müzede gözlerimle gördüm insandan yapılmış bir de sabun vardı.

Bunları yapan tabiiki normal bir insan olamaz, demek ki insanın manevi değerlerini aldığınızda gözünü hırs bürüdüğünde hayvanlardan daha aşağı olabiliyor.

İnşallah böyle üzücü olaylar bir daha hiç yaşanmaz, insanlık kendi değerlerine döner ırkçılık,ayrımcılık olmaz tüm insanlar birbiriyle huzur,sevgi ve hoşgörüyle yaşar.

İşte bu duyguları yaşarken bir yandanda bu dileklerimin hiç te hayal olmadığını düşünüyordum. Niye mi Türkçe Olimpiyatları Ukrayna Finali olmuştu da ondan. Ülkenin değişik bölgelrinden yüzlerce genç Sevgi Diliyle buluşuyorlardı. Konuyla ilgili videoyu izleyebilirsiniz.
http://www.youtube.com/watch?v=00TDBcELRPA
Fazla söze gerek yok...

Tramvay Hatırası

12 Şub 2008



       Bugun Kiev'de güneş var. Gerçekten güneş olunca bambaşka oluyor.İnsanın içinde birşeyler kıpırdıyor. Baharı dört gözle bekliyorum.
      Bugun burada başımdan geçen bir olayı anlatacağım.
          Kiev'de tramvaylar eski ama hala birçok noktaya gidiyor.Bileti de yaklaşık 10 dolar/cent olduğundan buraya ilk geldiğimde işe tramvay ile gidiyordum. Yalnız tramvay biletini binince içerideki konduktörden alıyosunuz.Sonra da içerdeki özel delgeçle deliyorsunuz. Arada birde sivil giyimli kondüktör amcalar biletinizi kontrol ediyor.Sistem güvene dayalı yani.
     Şimdi başımdan geçen olayı anlatayım.Soğuk bir kış sabahı atladım tramvaya ineceğim durağa doğru daha yeni hareket etmiştik.Oturacak yerler dolmuş bende ayakta bilet almak için konduktörü bekliyorum. Biraz gittikten sonra yanıma şişko yanakları kızarmış bir amca geldi cebinden polis kimliğine benzer bişey gösterip benden bilet istedi.O kadar adam varken geldi beni buldu.
Benim uyku dolu gözlerim bir anda açıldı. - Ne bileti dedim, Daha konduktör gelmedi. Sizi takan yok.Adam bize kaçak yolcu muamelesi yapmaya başlamıştı bile. Etraftan şüpheci bakışlar vs. Sonra yanına yardımcısı da geldi. Bana ceza ödeyeceksin diyorlar. Benim de inadım tuttu ödemem ben kaçak binmedim.Hatta kızgınlıktan Türkçe bile konuştum. Adamlar ceza kuponunu diğer yolcularda beni kesmeye başlamışlardı.  
Sonunda ineceğim durağa geldiğimden ve ikna olmayacaklarına inandığımdan bilet fiyatının 20 katı cezayı ödedim. 20x 0.10= 2 dolar :)
O gün bu gündür biletim hep yanımdadır. Selametle ...
 
 

İlk İzlenimler

8 Şub 2008


         Bu sabah bir şey dikkatimi çekti; Kiev'de zaman hızlı geçiyor yada bana öyle geliyor.Buraya geleli 4 ay olmuş.Hava genelde puslu şöyle güneş yüzünü gösterecek oluyor bulutlar hemen önüne atlıyor.Ama son yılların en sıcak kışını yaşıyoruz havalar +2 derece civarında. İnsanlar burada çok iyi giyiniyorlar, hatta kadınların%80 i kürk giydiğinden herkesi zengin sanıyordum işin aslı öyle değilmiş.Çocuklar çok sıkı giyiniyor ve tabii ki de hasta olmuyorlar.Arabaların hemen hepsinde kış lastiği var. Zaten zincir yasakmış. Kardan,buzdan yolda kalan görmedim.
       Isıtma doğal gazla merkezi sistemlerden sağlandığından pek bi sorun yok.Isınma maliyetleri ucuz. Ortalama bir hane ayda 40 usd ödüyor.Hane demişken ev kiraları uçmuş durumda 2 odalı (1+1 yani)bir evin aylık kirası 600 usd dan başlıyor. Binalar,caddeler bana renksiz geldi. Sovyetler den kalma bir alışkanlık olsa gerek ama Ukrayna özellikle son yıllarda kabugunu kırmaya başlamış.Bence çok kısa bir zaman sonra da AB üyesi olur.
Gelecek yazıda görüşmek üzere...

4 Şub 2008


Kiev (Ukraynaca: Київ - Kıyiv, Rusça: Киев - Kiev ), Ukrayna'nın başkentidir.Aynı zamanda en büyük şehridir. Doğu Avrupa'nın büyük şehirlerindendir. Kıyiv ismi, eski Rusça'dan "Kıyın kenti" gelmektedir. Kiev, Avrupa'nın en eski şehirlerinden biridir. İsminin Slavlardan önce bölgeyi hakimiyeti altında tutan Hazar Türkleri zamanında konulduğu ve Kuyu-Ev cümlesinden geldiği öne sürülmektedir. Kiev`de ağırlıklı olarak konuşulan diller Rusça ve Ukraynaca`dır. İçinden Dnieper nehri geçer.Ulaşım altyapının Sovyetler Birliği döneminde önem verilerek yapılması sayesinde rahattır. Şehirde metrolar vardır. Kiev Metrosu dünyanın en büyük metrolarından biridir. Çok derine inşaa edilmiştir. Ayrıca Tramvay, Troleybüs gibi vasıtaları kullanarak da ulaşım gerçekleştirilebilinir. Kiev 2005 Eurovision Şarkı Yarışması'na evsahipliği yapmıştır.
Şehrin nüfusu 2.660.401'dir (2005).


Kiev nüfusunun %51.9 Ruslar,Tatarlar %24.7,Ukraynalılar %15.8,Azeriler %6.0 ve 1.6% diğer milletler. Kiev kentinde 1.381.059 Rus halkı yaşar ve bunlar genel nüfusun çoğunluğunu oluşturuyorlar.Kiev kentindeki Rus halkının %99.75 kendi ana dilleri olan Rusçayı konuşurlar.Tatarların sayı ise 644.917 kişidir bunlardan % 82.7 ana dili olarak Rusçayı seçmişler geriye kalan %17 ana dilleri Tatarcayı konuşurlar 0.3% ise Ukrainceyi,Ukrainler ise 420.438 kendi ülkelerinin başkentinde 3-cü sırada olan nadir milletlerden biri,Kievdeki Ukrainler %100 ana dilleri olarak Rusçayı seçmişlerdir.Buda gösteriyorki Ukrayna hala Sovyetler Birliğinin şokundan uyanamamış ve buda gerçek bir bağımsız ülke olmaları için engel oluyor. Ukraynanın kendisinde yaklaşık 250.000 Azeri yaşamaktadır bunlardan 159.660 Kiev kentinde yaşıyor.Azeriler kendi ana dili olarak %98.8 Azericeyi seçmişler yalnız resmi dairelerde Ukraince konuşmaktadırlar
Kiev Nüfusu %59 Ortodoks Hristiyandır,Müslümanlar %30,diğer inançlar %11.